Anne adaylarının vazgeçilmezi
Kadının fiziksel, hormonal ve psikolojik açıdan birçok değişiklik yaşadığı uzun bir süreçtir. Gebelikte salgılanan bazı hormonlar ve büyüyen bebeğin ağırlığı, annenin kas ve iskelet sisteminde birtakım değişiklikler yaratır. Annelerde bel ve sırt ağrıları görülebilir, bağ dokusu gevşeyebilir, eklemler kolay yaralanabilir. Özellikle el ve ayak bileklerinde oluşan ödem, karpal tünel ve tarsal tünel sendromuna neden olabilir. Hamilelik boyunca bebeğin ağırlığının rahime yaptığı bası ve yerçekiminin etkisiyle pelvis tabanı aşağıya çöker. Pelvik taban kaslarındaki bu sarkma anne adayına idrar kaçırma gibi yaşam kalitesini düşüren daha birçok sıkıntı yaşatabilir.
Kısacası güçlü pelvik taban kasları, doğum sırasında ve sonrasında anne adayları için büyük önem taşır. Pilates, bu kasları kuvvetlendirmek için yapılacak en doğru ve güvenli egzersizleri içerir. Gebelik, doğum süreci ve doğum sonrası süreç için anne ve çoçuğa pilatesin çok yararlı bir egzersiz olacağını unutmayarak, anne adaylarını pilates ile fiziksel ve ruhsal olarak rahatlatacağını söylemeyi de ihmal etmiyoruz.
Doğum sonrası dönem ( loğusalık )
Birçok kadın için heyecan verici olduğu kadar sıkıntılı ve stresli de olabilir. Yeni anneler ciddi hormonal değişiklikler içinde yeni hayatlarına alışırken bebeklerde toparlanma sürecine başlar.
Kadınlarda fiziksel yorgunluk ve aşırı duygusal dalgalanmalar görülür. Gebelikten önceki vücutlarına geri dönme isteği genellikle önemli bir konudur.
Loğusa anneler pilates’ e doktorlarından aldıkları onay doğrultusunda, genellikle normal doğumu izleyen 6-8 hafta içinde başlayabilirler.
Hamilelik sürecinde esneyen ve gevşeyen karın kasları, pelvis taban kasları, güçsüzleşen sırt ve göğüs kasları kuvvetlendirilir. Kadın bedeniyle tekrar bağ kurar, yorgun düşen omurgasını esneterek rahatlatır, tecrübeli eğitmenlerin elinde kısa sürede eski formuna kavuşur.